İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Doktor Tuğçe Özkapu, son dönemlerde saç boyalarına bağlı vücutta yaşanan alerjik vakalarla ilgili, “Saç boyası yapmadan önce evde yama testi yaparak cildin küçük bir bölgesine boyayı sürüp 48 saat boyunca reaksiyon gözlemlenmelidir. Bazen belirtiler hemen ortaya çıkabileceği gibi 48 saate kadar ortaya çıkması da sürebilir” dedi.
Son günlerde saç boyasından dolayı yaşanan alerjik rahatsızlıklar birçok insanı tedirgin etmeye devam ediyor. Piyasada satılan bazı saç boyalarının içeriğindeki kimyasallar, ciddi sağlık problemlerine yol açabildiği hatta yanlış kullanımlarda şiddetli alerjik reaksiyonlar nedeniyle ölümle sonuçlanan vakalar bile olabileceği belirtildi. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Doktor Tuğçe Özkapu, saç boyalarına bağlı olarak alerjik reaksiyon vakalarının giderek arttığını vurgulayarak, “Bu reaksiyonlar hafif kızarıklık gibi şikayetlerden daha ciddi sağlık sorunlarına kadar değişebiliyor. Özellikle saç boyalarının içerisinde bulunan parafenilendiamin en yaygın alerjik maddelerdendir. Hidrojen, peroksit ve amonyak ise cildi tahriş edebilmekte sadece saç boyaları değil kınaların içerisine özellikle katkı maddeleri eklendiğinde yine alerjik reaksiyonları sıklıkta görebilmekteyiz” ifadelerini kullandı.
“Boyanın değmediği yüz ve vücut bölgelerinde şikayetler olabilir”
Şikayetlerin belirtilerini hatırlatan Özkapu, “Bu reaksiyonlar kızarıklık, kaşıntı, yanma, su dolu kabarcıklar ve döküntüler gibi şikayetler olarak karşımıza çıkabilmekte, boyanın değdiği bölgelerde oluşabilirken daha şiddetli vakalarda boyanın değmediği yüz ve vücut bölgelerinde de bu şikayetler oluşabilmekte. Daha şiddetli vakalarda ise yüzde, göz kapaklarında, dudaklarda şişlik, tansiyon düşüklüğü ve nefes darlığı gibi daha ciddi ve tehlikeli belirtiler ortaya çıkarabilir” dedi.
“Bitkisel boyalar tamamen güvenli değil”
Her boyama sırasında dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Kupu, “Bir boya daha önce alerjik reaksiyon yapmadıysa hep güvenlidir düşüncesi yanlış, özellikle alerjik reaksiyonlar zamanla ilerleyen yıllarda ortaya çıkabilir. İlk kullanımda sorun yaşamadıysa kendimizi güvende hissetmemiz lazım. İkinci olarak bitkisel boyalar tamamen güvenli değildir. Çünkü tamamen saf değildir, içerisindeki katkı maddeleri yine alerjik reaksiyonlara neden olabilir” şeklinde konuştu.
“Boyayı sürüp 48 saat boyunca gözlem yapılmalı”
“Güzellik uğruna sağlığımızı riske atmamak için önlem almak şart” diyen Özkapu, “Özellikle saç boyası yapmadan önce evde yama testi yaparak cildin küçük bir bölgesinde boyayı sürüp 48 saat boyunca reaksiyonu gözlemlemelidir. Bazen belirtiler hemen ortaya çıkabileceği gibi 48 saate kadar ortaya çıkması da sürebilir. Buradaki reaksiyonu da gözlemlemek çok değerli” ifadelerini kullandı.
Parafenilendiamin içeren saç boyalarından uzak durulması gerektiğini hatırlatan Özkapu, sözlerini şöyle noktaladı:
“Eğer kına kullanılacaksa ‘Kara Kına’ adı verilen kına türlerinden uzak durmak gerekir. Tüm bunlara rağmen alerjik reaksiyon gelişme riski bulunmaktadır Eğer şikayetleriniz hafif bile olsa ortaya çıkarsa mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurmadan bir daha saç boyası uygulaması yapmamalısınız. Bu hem tedavi için önemli hem de dermatolog tarafından uygulanacak olan deri yama testi ile hangi maddelere karşı alerjiniz olup olmadığı değerlendirilebilir ve büyük oranda hangi maddelere karşı alerjiniz olduğu belirlenebilir. Eğer göz kapağı, yüz şişliği, nefes darlığı ve tansiyon düşüklüğü gibi ciddi belirtiler ortaya çıkarsa en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalısınız. Çünkü bazen alerjik reaksiyonlar ölümle bile sonuçlanabilen ciddi sonuçlar doğurabiliyor.”
